Öss Hazırlık,Ders Notları,Türkçe,Matmatik,Fizik,Test
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Öss Hazırlık,Ders Notları,Türkçe,Matmatik,Fizik,Test


 
AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  AramaArama  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yap  
En iyi yollayıcılar
TıN
osmanlı-antlaşmalar Vote_lcaposmanlı-antlaşmalar Voting_barosmanlı-antlaşmalar Vote_rcap 
мouяŃ
osmanlı-antlaşmalar Vote_lcaposmanlı-antlaşmalar Voting_barosmanlı-antlaşmalar Vote_rcap 
eylüL.
osmanlı-antlaşmalar Vote_lcaposmanlı-antlaşmalar Voting_barosmanlı-antlaşmalar Vote_rcap 
Hayata İsyan Son Konular
Konu Yazan GöndermeTarihi
Perş. Ağus. 04, 2011 6:07 am
Perş. Ağus. 04, 2011 3:47 am
Perş. Ağus. 04, 2011 2:39 am
Perş. Ağus. 04, 2011 1:25 am
Çarş. Ağus. 03, 2011 11:13 am
Salı Ağus. 02, 2011 12:00 am
Paz Tem. 31, 2011 5:25 am
C.tesi Tem. 30, 2011 9:30 pm
C.tesi Tem. 30, 2011 8:38 pm

 

 osmanlı-antlaşmalar

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
TıN
Admin
TıN


Mesaj Sayısı : 171
Yaş : 30
Kayıt tarihi : 21/07/08

osmanlı-antlaşmalar Empty
MesajKonu: osmanlı-antlaşmalar   osmanlı-antlaşmalar EmptyPtsi Ekim 13, 2008 9:39 pm

BERLİN ANTLAŞMASI::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::

1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sonrasında imzalanan Ayestefanos Antlaşması'nın yerine, İngiltere, Avusturya-Macaristan, Fransa, Almanya, Rusya ve Osmanlı Devleti arasında imzalanan antlaşmadır. Avusturya dışişleri bakanının yapmış olduğu resmi açıklama ile 13 Haziran'da Berlin'de bir kongre toplandı. Kongrede alınan kararlar, İngiltere ve Avusturya-Macaristan'ın çıkarları dikkate alınarak imzalanmıştır. Bu antlaşmaya göre:
Sırbistan, Karabağ ve Romanya'nın bağımsızlıkları koşullu olarak kabul edildi.
Girit, Osmanlı Devleti'ne bırakıldı.
Rusya, Doğubeyazıt ve Eleşkirt'i Osmanlılara bıraktı.

Bulgaristan, bağımsız bir prenslik oldu ve özel koşullarla Osmanlı Devleti'ne bırakılan Doğu Rumeli ve Makedonya vilayetleri üçe bölündü.

Osmanlı Devleti'nin Rusya'ya ödemesi gereken savaş tazminatı 802.500 franka indirilerek taksite bağlandı.

Bosna-Hersek, Avusturya-Macaristan'a bırakıldı.
BUCAŞ ANTLAŞMASI:::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::

Hotin antlaşmasından sonra, Lehistan ve Osmanlı Devleti arasında elli yıl süren bir barış süreci yaşanmıştı. Osmanlı himayesindeki Ukrayna Kazaklarına saldıran Lehliler, barışı bozdular. Sultan Dördüncü Mehmed ve Köprülü Fazıl Ahmed Paşa, Ukrayna kazaklarının yardım istemesi üzerine, Lehistan seferine çıktılar. Osmanlı ordusunun ard arda kazandığı başarılardan sonra, Lehistan barış istedi.

İmzalanan Bucaş antlaşmasıyla (18 Ekim 1672), Podolya Osmanlılara geçti. Lehistan Kırım Hanına vergi ödemeye devam edecekti. Ayrıca Lehistan her yıl Osmanlı Devleti'ne 22.000 altın ödemeyi kabul ediyordu.Lehistan meclisinin, bu antlaşmadaki para maddesini kabul etmemesi üzerine, 4 yıl süren İkinci Lehistan seferine çıkıldı.

Bazı kalelerin fethedilmesi üzerine, Lehistan elçisi, Podolya ve Ukrayna'nın iadesi şartıyla antlaşma istediyse de bu kabul edilmedi. Bu arada Köprülü Fazıl Ahmed Paşa'nın hastalanması üzerine, 1675 yılında Lehistan serdarlığına İbrahim Paşa tayin edildi.

Sultan Dördüncü Mehmed, Köprülü Fazıl Ahmed Paşa ile birlikte Edirne'ye döndü.İbrahim Paşa, kısa sürede 48 kale ve palangayı fethedince, Lehistan tekrar antlaşma istedi. 27 Ekim 1676'da Zarawno'da imzalanan antlaşma ile 22.000 altından vazgeçilmek şartıyla, daha önce Köprülü Fazıl Ahmed Paşa tarafından imzalan Bucaş antlaşmasının maddeleri aynen kabul edildi. Sadrazam Köprülü Fazıl Ahmed Paşa antlaşmanın imzalandığı haberini aldıktan bir süre sonra 3 Kasım 1676 tarihinde vefat etti.
EDİRNE ANTLAŞMASI:::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::

Rusya, Sultan İkinci Mahmud'un Navarin'de Osmanlı donanmasının yakılması ile sonuçlanan olaylardan dolayı savaş tazminatı istemesi üzerine, Osmanlı Devleti'ne karşı savaş açtı. Sultan İkinci Mahmud bu arada Yeniçeri Ocağı'nı kaldırmış, yerine Asakir-i Mansure-i Muhammediye isimli yeni bir askeri teşkilat kurmuştu. Teşkilatlanmasını henüz tamamlayamamış olan bu ordu Rus kuvvetleri karşısında önemli bir varlık gösteremedi.

Eflak ve Boğdan'ı işgal eden Ruslar, Tuna'ya kadar indiler. Balkanları aşan Rusya, batıda Edirne, doğuda ise Erzurum'a kadar ilerledi. Bu gelişmeler üzerine Osmanlı Devleti barış istedi. Ruslarla yapılan Edirne Antlaşması sonunda, Yunanistan'a bağımsızlık verildi. Eflak, Boğdan ve Sırbistan'a imtiyazlar tanındı. Ruslar işgal ettikleri yerleri geri verdiler. Rus ticaret gemilerine boğazlarda geçiş hakkı tanındı. Osmanlı Devleti Rusya'ya savaş tazminatı ödemeyi kabul etti.
HÜNKAR İSKELESİ ANTLAŞMASI::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::

Osmanlılarla Ruslar arasında yapılmıştır. Mehmed Ali Paşa'nın Mısır'da ayaklanması üzerine, devletin güvenliğini sağlamak amacıyla Rusya'dan yardım isteyen II. Mahmud, Fransa'nın Mehmed Ali Paşa'ya destek çıkması üzerine Mehmed Ali Paşa ile anlaşmanın yolunu bulmaya çalıştı. Rus birliklerinin Karadeniz boğazını geçerek Büyükdere önlerinde demirlemesi Fransa ve İngiltere'nin işine gelmedi. Bunun üzerine Fransa ve İngiltere Padişah ile Mehmed Ali Paşa'nın arasını bulmaya çalıştılar.

Böylece Padişah ile Mehmed Ali Paşa arasında 14 Mayıs 1833'de Kütahya antlaşması imzalandı. Geleceğini güvence altına almak isteyen Mısır Valisi Mehmed Ali Paşa, Rus Çarı'na ittifak teklifinde bulunmuş, Çar'ın teklifi kabul etmesiyle de Osmanlılarla Ruslar arasında Hünkar İskelesi Antlaşması imzalanmıştır. Bu antlaşmaya göre:

Her iki devlet de huzur ve güvenlikleri için birbirine yardım edecek.

1829 yılında imzalanan Edirne Antlaşması ile bu antlaşmada geçen diğer maddeleri onanmaktadır.

Osmanlılar, Ruslardan yardım istedikleri takdirde, Rusya, karadan ve denizden, her iki tarafın da kararlaştırdığı sayıda bir kuvvetle yardım edecek.

Yardım isteyen taraf, yardıma gelen tarafın tüm masraflarını karşılayacak.
Antlaşma sekiz yıl geçerli olacak.
Bu savunma antlaşması 2 ay içerisinde onanacak ve onanan nüshalar İstanbul'da karşılıklı takas edilecek.

Ayrıca antlaşmanın gizli maddesine göre; Rusya herhangi bir Batı devleti ile savaşa girerse, Osmanlı Devleti Çanakkale Boğazı'nı Rusya ile savaşan devletin donanmalarına kapayacak, Rus gemileri ise boğazdan rahatça geçebilecekti.
KARLOFÇA ANTLAŞMASI:::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::.

Sultan İkinci Mustafa döneminde Avusturya üzerine üç büyük sefer düzenlendi. Ancak 11 Eylül 1697'de uğranılan Sente mağlubiyeti ile Osmanlı Devleti bir anda savunmasız kaldı. Bu arada Venedikliler Mora ve Dalmaçya'ya, Lehistan ise Boğdan'a saldırdı. Aynı dönemde Rusya'nın başına Deli Petro geçmişti. Deli Petro ordusunu modernize etmiş, boğazlardan Akdeniz'e inme ve Karadeniz'e egemen olma çabalarına girişmişti.

1695'deki saldırıda başarısız olmuş, fakat bir yıl sonra Azak Kalesini ele geçirmişti (6 Ağustos 1696). Uzun süren savaşlar sonunda Osmanlı Devleti yorgun düşmüştü. Özellikle İngiliz hükümetinin araya girmesi sonucu, Sultan İkinci Mustafa barışa razı oldu.

İmzalanan Karlofça Antlaşmasıyla Banat ve Temeşvar hariç, bütün Macaristan ve Erdel Beyliği Avusturya'ya, Ukrayna ve Podolya Lehistan'a, Mora ve Dalmaçya kıyıları Venediklilere bırakıldı (26 Ocak 1699). Karlofça Antlaşması Osmanlı Devleti'nin toprak kaybettiği ilk antlaşmadır. Bu tarihten sonra Osmanlı Devleti'nin gerileme dönemi başlar. Ayrıca bir yıl sonra Rusya ile de bir antlaşma yapıldı.

14 Temmuz 1700 tarihinde imzalanan İstanbul Antlaşması ile Azak kalesi Rusya'ya bırakıldı.Tarih 1703 yılına gelmiş, Osmanlı Devleti'nin kötü gidişine dur denilememişti. Padişah tahta çıktığında söylediklerini unutmuş gibiydi. "Zevk ve sefa bana haram olsun" dediği halde, av partileri düzenliyor, aylarca av peşinde dolaşıyordu. Devlet işlerini sadrazamlarına ve eski hocası olan sonradan şeyhülislam yaptığı Feyzullah Efendi'ye bırakmıştı. Bu durum ordu içinde hoşnutsuzluğa yol açtı.

KASR-I ŞİRİN ANTLAŞMASI:::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::

Bugünkü İran sınırımızın çizildiği, Osmanlı Devleti ile İran arasında imzalanan antlaşmadır. Osmanlı-İran Savaşları, İran Şahı I. Abbas'ın ölmesi ve IV. Murad'ın tahta çıkarak yönetimi ele almasıyla Osmanlı Devleti'nin lehine gelişmiştir. Sultan IV. Murad 1635'de Revan (Erivan) ve Bağdat'ı geri aldı. İran'ın barış istemesi üzerine Hulvanrud Irmağı'nın kıyısında bulunan Kasr-ı Şirin'de bir antlaşma imzalandı. Antlaşma gereğince:

Bağdat, Bedre, Hassan, Hanıkin, Mendeli, Derne, Dertenk ile Sermenel'e kadar olan alanlar Osmanlılara bırakılacaktı.

Derbe, Azerbaycan ve Revan İran sınırları içinde kaldı.

İran'ın kuzey sınırı, Kars, Ahıska ve Van Osmanlı topraklarında kalacak biçimde belirlendi.

Sınırın her iki tarafında kalan kalelerin ve istihkamların yıkılması öngörüldü.

Antlaşmanın sonuna eklenen bir madde ile İran'da, ilk üç halife (Hz. Ebubekir, Hz. Ömer ve Hz. Osman) ile Hz. Muhammed'in eşi Hz. Ayşe'ye hutbelerde "seb ve lanet" edilmemesi koşulu kondu. Bu antlaşma 1722 yılına kadar yürürlükte kaldı ve 1723'te başlayan savaş sonrasında 1747'de yeniden yürülüğe konuldu.
KÜÇÜK KAYNARCA ANTLAŞMASI::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::
Sultan Birinci Abdülhamid, Osmanlı-Rus savaşının kötü şekilde devam ettiği bir dönemde tahta geçti. Ruslara karşı konulamayacağını anlayan Osmanlı Devleti, 21 Temmuz 1774 tarihinde Küçük Kaynarca Antlaşması'na imza attı.

Bu antlaşmaya göre Kırım'a bağımsızlık verildi. Ruslar; Karadeniz'de ticaret yapıp, donanma bulundurabilecekler, Balkanlarda Ortodoks toplulukların haklarını koruyacaklardı. Osmanlı Devleti Rusya'ya savaş tazminatı verecek, ancak Rusya Eflak, Boğdan, Beserabya ve Akdeniz'de işgal ettiği adaları Osmanlı Devleti'ne geri verecekti. Fakat bu bölgelerde Osmanlı Devleti genel af ilan edecek, halka din ve mezhep özgürlüğü verecek, halktan vergi almayacak, isteyen istediği yere göç edebilecekti.

Küçük Kaynarca Antlaşması, Osmanlı Devleti'nin kurulduğu günden bu yana imzaladığı, şartları en ağır antlaşmadır. İlk defa, halkı tamamen Türk ve Müslüman olan Kırım gibi bir eyalet kaybedilmişti. Karadeniz'in bir Türk gölü olma özelliği de böylece sona ermiş oldu. Osmanlılar ilk kez, bir devlete savaş tazminatı verdiler. Rusya'ya kapitülasyonlardan yararlanma imkanı verildi. Rus ticaret gemileri boğazlardan serbestçe geçme hakkına sahip oldular. Rusya bu antlaşma ile Osmanlı Devleti'nin iç işlerine karışma imkanını da bulmuş oldu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://dersnotum.forum.st
TıN
Admin
TıN


Mesaj Sayısı : 171
Yaş : 30
Kayıt tarihi : 21/07/08

osmanlı-antlaşmalar Empty
MesajKonu: Geri: osmanlı-antlaşmalar   osmanlı-antlaşmalar EmptyPtsi Ekim 13, 2008 9:40 pm

MONDROS ATEŞKES ANTLAŞMASI::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::

Osmanlı Devleti'nin içinde bulunduğu devletler topluluğu, Birinci Dünya Savaşı'nda yenilince, Osmanlı Devleti de savaştan çekildi. İttihat ve Terakki Partisi Üyeleri, gizlice yurdu terkettiler.

Talat Paşa'nın istifası üzerine iktidara geçen Ahmet İzzet Paşa Hükümeti, İngilizler aracılığıyla Anlaşma (İtilaf) Devletleri'nden barış istedi. Bahriye Nazırı Rauf Bey'in başkanlığındaki Osmanlı Kurulu ile Anlaşma Devletleri adına İngiliz Amirali Caltrop, Limni Adası'nın Mondros Limanı'nda yapılan Mondros Ateşkes Antlaşması, Mebusan Meclisi tarafından oybirliği ile kabul edilmiştir.

İmzalanma Nedenleri

Almanya'nın yenilmesi: Alman desteği olmadan, Osmanlı Devleti'nin savaşı sürdürecek gücünün olmaması.

Wilson İlkeleri'nin yayınlanması: İngilizlerin hoşgörüsüyle, daha sonra kârlı bir barış antlaşmasının imzalanacağının sanılması.

Padişahın, İngilizlerin yardımıyla saltanatı ve halifeliği korumak istemesi.

Koşulları

İstanbul ve Çanakkale Boğazları açılacak ve bu yerlerdeki askeri üsler, İtilaf Devletleri'nce işgal edilecektir.

Ordu terhis edilecek, orduya ait silahlar, taşıtlar, cephane ve donatım, İtilaf Devletleri'ne teslim edilecektir.

Donanma, İtilaf Devletleri'nin gösterecekleri limanlarda gözaltında tutulacaklardır.

Osmanlı Devleti, müttefikleriyle olan bütün ilişkilerini kesecektir.

Toros tünelleri, İtilaf Devletleri tarafından işgal edilecektir.

Bütün haberleşme, ulaşım araç ve gereçleri İtilaf Devletleri'nin denetimi altında bulundurulacaktır.

İtilaf Devletleri, kendi güvenliklerini tehdit edecek bir durum ortaya çıkarsa, herhangi bir stratejik noktayı işgal edebilecektir.

Anlaşma imzalandığında, Anadolu dışında bulunan Türk Askerleri, en yakın İtilaf Devleti askeri birliklerine teslim olacaktır.

Vilayet-i Sitte denilen Doğu Anadolu'daki 6 ilde (Erzurum, Van, Harput, Diyarbakır, Sivas ve Bitlis) karışıklık çıktığı takdirde İtilaf Devletleri bu illerin herhangi bir bölümünü işgal edebileceklerdir.

Önemi
Bu antlaşma ile Osmanlı Devleti, fiilen sona ermiştir.
Kayıtsız şartsız teslim belgesi özelliği taşıyan bu antlaşma, Osmanlı'nın bütünüyle işgal edilmesine elverişli ortam hazırlamaktaydı. Boğazların işgali ile Anadolu ve Rumeli bağlantısı kesilecek, İstanbul'un güvenliği de tehlikeye düşecekti. Osmanlı Devleti'nin Boğazlar üzerindeki egemenliği sona ermiş olacaktır.

Ordunun büyük bir bölümü terhis edilip, silahlarına el konulacaktı. Bu uygulama ile Osmanlı Devleti, savunma gücünden yoksun bırakılacaktı.

7. maddenin uygulanmasıyla, Wilson İlkeleri'ne göre Türklerin denetiminde kalması gereken Anadolu Toprakları da İtilaf Devletleri tarafından işgal edilmiştir.

24. maddenin uygulanmaya çalışılması sonucunda, doğudaki Ermeniler, bağımsız bir devlet kurmak amacıyla ayaklanmışlardır.

Toros tünellerinin işgali, telgraf, telefon ve telsizin denetim altında tutulması, ülkenin tümüne yönelik işgalin ilk işaretleridir.

Uygulanması

İngilizler; Musul, Antep, Urfa, Maraş, Batum, Kars'ı işgal etmişler, Samsun ve Merzifon'a asker göndermişlerdir.

Fransızlar; Dörtyol, Mersin ve Adana Yöreleri ile Afyon'u işgal ettiler.

İtalyanlar; Antalya, Bodrum, Kuşadası, Marmaris, Konya çevresine asker çıkarmışlardır.
13 Kasım 1918'de İtilaf Devletleri gemileri İstanbul Limanı'na demir attı.

İstanbul fiilen işgal edildi.
PASAROFÇA ANTLAŞMASI:::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::

Avusturya'nın, Karlofça Antlaşması gereğince Mora'nın Venediklilere geri verilmesini istemesi üzerine, Avusturya'ya da savaş açıldı. Sadrazam Silahtar Ali Paşa, Osmanlı ordusu ile birlikte Macaristan'a girdi. Peter Varadin'de Prens Ojen komutasındaki Avusturya ordusu Osmanlı kuvvetlerini bozguna uğrattı (5 Ağustos 1716) ve Sadrazam Silahtar Ali Paşa şehit düştü.

Bu bozgundan sonra 18 Ağustos 1717 tarihinde Belgrad düşman eline geçti. Silahtar Ali Paşa'nın yerine sadrazamlığa getirilen Damat İbrahim Paşa barış teklif etti. Yapılan Pasarofça Antlaşmasına göre; yukarı Sırbistan, Belgrad ve Banat yaylası Avusturya'ya, Dalmaçya, Bosna ve Arnavutluk kıyıları Venedik'e verildi, Mora Yarımadası Osmanlılarda kaldı (1 Temmuz 1718).

1724 yılında İran'da taht kavgaları başlamıştı. Bu durumdan yararlanarak İran'ı ele geçirmek isteyen Rusya harekete geçti. İran'ın Rusya'nın eline geçmesini istemeyen Osmanlı Devleti İran'a sefer düzenledi. Ruslarla yapılan İstanbul antlaşmasına göre Azerbaycan'da alınan yerler Osmanlılarda kalacak, Derbent, Bakü ve Dağıstan Ruslara bırakılacaktı.
SEGEDİN ANTLAŞMASI::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::

Haçlı kuvvetleri kazanılan her başarı sonrası daha da güçlü ve kuvvetli ittifaklar yaparak, Osmanlı Devleti'ne saldırmaya devam etti. Sırp, Eflak, Erdel, Macar kuvvetleri ilerlemeye devam ediyordu. Niş yakınlarında yeniden büyük bir kayıp verildi. Haçlı birlikleri Filibe'ye kadar geldiler. Ancak soğukların şiddetlenmesi ilerlemelerine engel oldu.Balkanlarda ardı ardına uğranılan yenilgiler, Osmanlı Devleti'ni zor duruma soktu.

Bizans'ın Avrupa'da tahrikleri devam ediyordu. Bu şartlarda her ne pahasına olursa olsun anlaşmaktan başka çıkar yol yoktu. Sultan İkinci Murad, barış için girişimlerde bulunarak, 12 Haziran 1444'de Segedin Barış Antlaşması'nın yapılmasını sağladı. Barışın devamlı olmasını sağlamak için de antlaşmaya taraf olan kralların yemin vermesi şart koşulmuştu. Bu antlaşma ile Osmanlılar Balkanlar'da bir rahatlama sağlayarak, yeniden toparlanmak için zaman kazanmışlardı. Ayrıca ilk defa bir sınır kavramı ortaya çıkmış ve Tuna nehri belirleyici olmuştur.
VASVAR ANTLAŞMASI:::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::

Osmanlı Devleti'nin gerileme dönemine girmeden önce Avusturyalılarla iyi koşullarda yapmış olduğu barış antlaşmasıdır. Avusturya'nın Erdel üzerindeki baskılarının artması üzerine Osmanlı Devleti ile Avusturya arasında görüşmeler yapılmış fakat bu görüşmelerden bir sonuç alınamamıştır. Bunun üzerine Osmanlı ordusu Avusturya'nın doğusunda bulunan kale ve kasabaları ele geçirmesi üzerine Avusturya barış istemek zorunda kalmıştır.

Görüşmelerden sonra bir protokol hazırlandı ve padişahın ve Avusturya İmparatoru'nun karşılıklı imzalaması koşuluyla 10 Ağustos 1664 'de iki devlet arasında Vasvar Antlaşması yapıldı. Antlaşmaya göre:

Avusturyalılar Erdel'de işgal ettikleri alanları boşaltacaklar
Her iki ülkenin askerleri aynı anda Erdel'den çekilecek
Osmanlı himayesindeki Erdel Beyi yerinde kalacak ve Osmanlılara vergi verecek
Serinvar Kalesi ile diğer palangalar tekrar yapılmamak üzere Avusturya'ya bırakılacaktı
İSTANBUL ANTLAŞMASI::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::

I. Balkan Savaşı sonrasında Osmanlı Devleti ile Bulgaristan arasında imzalanan antlaşmadır. Bu antlaşma ile bugünkü Türkiye-Yunanistan-Bulgaristan sınırı çizilmiştir. Osmanlı Devleti'nin I. Balkan Savaşı'ndan yenilgiyle çıkması sonucunda Osmanlı Devleti Trakya'yı ve Edirne'nin büyük bir bölümünü Bulgaristan'a bırakmak zorunda kalmıştır.

Osmanlı Devleti, II. Balkan Savaşı'nda (30 Haziran 1913) büyük kayıplar veren Bulgaristan'ın bu durumundan yararlanarak Edirne'yi geri aldı. İki cephede birden savaşan Bulgaristan bu durum karşısında ateşkes istedi ve iki devlet arasında İstanbul'da bir antlaşma imzalandı. Bu antlaşma ile Londra Antlaşması'nın Bulgaristan ve Osmanlı Devleti ile ilgili maddesi iptal edilmiş oldu. İstanbul Antlaşması'na göre:
Batı Trakya Bulgaristan'a verildi.
Edirne Osmanlılara bırakıldı.

Bulgaristan'da yaşayan Türklerin dört yıl içinde Türkiye'ye göç etmelerine izin verildi. Kalanlara da her türlü mezhep ve din özgürlüğü tanındı.
ZİŞTOVİ BARIŞI::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::

11 Temmuz 1789 tarihinde Osmanlı Devleti ile İsveç arasında bir dostluk antlaşması imzalanmıştı. Sultan Üçüncü Selim, Rusya ve Avusturya'nın kendileri için de bir tehlike olacağını düşünen Prusya Kralı ile bir ittifak antlaşması yaptı (31 Ocak 1790). Ancak bu antlaşmalar yürürlüğe girmedi. İç işlerinde meydana gelen karışıklıklar, Avusturya'yı Osmanlılarla Ziştovi Barış Antlaşması imzalamaya mecbur bıraktı (4 Ağustos 1791).

Ziştovi Barış Antlaşmasıyla Avusturya, savaş sırasında aldığı toprakları Osmanlı Devleti'ne geri verdi. Orsova ile Unna suyu taraflarındaki küçük bir arazi ise Avusturya'ya bırakıldı. Avusturya, Rusya'ya açık ya da gizli hiçbir yardımda bulunmayacağını dair bir garanti vermişti.
ZİTVATOROK ANTLAŞMASI:::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::.

Sultan Birinci Ahmed tahta geçtiği sırada Avusturya Savaşı devam ediyordu. Osmanlı kuvvetleri Belgrad'dan Budin'e doğru ilerlemekteydi. Peşte (25 Eylül 1604) ve Hatvan Kaleleri savaş yapılmadan kolaylıkla ele geçirilmişti. Osmanlı Ordusu ilerleyerek Budin'in kuzeyinde bulunan Vaç Kalesi'ni ele geçirdi (16 Ekim 1604).

Osmanlı Ordusu, Sultan Birinci Ahmed'in emri üzerine Belgrad üzerinden Budin'e geçti. 29 Ağustos 1605'de Estergon Kalesi kuşatıldı ve Ciğerdelen Kalesi fethedildi. 8 Eylül'de Visigrad, 19 Eylül'de Saint Thomas (Tepedelen) Kaleleri fethedildi. 3 Ekim 1605'de ise Estergon Kalesi teslim alındı.

Osmanlılar da, Avusturyalılar da ardarda yapılan bunca savaştan dolayı sosyal ve ekonomik yönden çok yıpranmışlardı. Daha önce yapılan barış görüşmelerinden bir sonuç çıkmamıstı. Ancak 11 Kasım 1606'da Estergon-Komorin arasında, Zıtva Suyu'nun Tuna Irmağı'na döküldüğü yerde imzalanan Zıtvatoruk Antlaşması'yla barış sağlandı.

Antlaşmaya göre Eğri, Estergon, Kanije Kaleleri Osmanlılarda, Rop ve Koman Kaleleri Avusturyalılarda kalacaktı. Avusturya, bir kereye mahsus olmak üzere 70,000 altın savaş tazminatı ödeyecekti. Osmanlı Padişahı da, Avusturya İmparatoru'na Roma İmparatoru (Cesar) ünvanıyla hitap edecek, her üç yılda bir karşılıklı armağanlar gönderilecekti. Avusturya'nın Macaristan için ödemekte olduğu yıllık 30,000 altın vergi kaldırılacaktı.

Zıtvatoruk Antlaşması, Osmanlıların lehine gibi görünse de Osmanlı Devleti artık eski gücünde değildi. Bu antlaşma ile Osmanlı Devleti'nin Avusturya karşısındaki üstünlügü sona ermiş, siyasi dengeler Osmanlı aleyhine bozulmaya başlamıştır.

KAYNAK. (BİLGİLİK.COM):
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://dersnotum.forum.st
 
osmanlı-antlaşmalar
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Öss Hazırlık,Ders Notları,Türkçe,Matmatik,Fizik,Test :: |Ortak Dersler| :: Tarih 1-
Buraya geçin: